≡ Menü
Öz

İnsanlar çoğu zaman hayatlarındaki pek çok durumda fark edilmeden egoist zihinlerinin onlara rehberlik etmesine izin verirler. Bu genellikle herhangi bir biçimde olumsuzluk yarattığımızda, kıskanç olduğumuzda, açgözlü olduğumuzda, nefret dolu olduğumuzda, kıskanç olduğumuzda vb. ve diğer insanları veya başkalarının söylediklerini yargıladığımızda meydana gelir. Bu nedenle, tüm yaşam koşullarında insanlara, hayvanlara ve doğaya karşı daima önyargısız bir tutum sergilemeye çalışın. Çok sık Egoist zihin aynı zamanda konuyla veya buna göre söylenenlerle ilgilenmek yerine birçok şeyi saçma olarak etiketlememizi de sağlar.

Önyargısız yaşayan herkes zihinsel engellerini yıkar!

Önyargısız yaşamayı başarırsak, zihnimizi açar ve bilgiyi çok daha iyi yorumlayıp işleyebiliriz. Kendinizi egonuzdan kurtarmanın kolay olamayacağının farkındayım ama hepimiz aynı yeteneklere sahibiz, hepimiz özgür iradeye sahibiz ve olumlu ya da olumsuz düşünceler yaratıp yaratmayacağımıza kendimiz karar verebiliriz. Sadece biz kendi egoizmimizi tanıyabilir ve ortadan kaldırabiliriz. Bununla birlikte, çoğu insan sıklıkla kendilerinin egoist zihinlerinin kölesi olmasına izin verir ve sürekli olarak belirli yaşam durumlarını ve insanları olumsuz olarak yargılar.

Hiç kimsenin başka bir hayatı yargılama hakkı yoktur.

RuhAncak hiç kimsenin bir başkasının hayatını yargılama hakkı yoktur. Hepimiz aynıyız, hepimiz hayatın aynı büyüleyici yapı taşlarından yapılmışız. Hepimizin bir beyni, iki gözü, bir burnu, iki kulağı vs. var. Bizi benzerlerimizden ayıran tek şey, herkesin kendi gerçekliğinde kendi deneyimlerinin olması.

Ve bu deneyimler ve biçimlendirici anlar bizi biz yapar. Artık uzaylı bir galaksiye gidebilir ve uzaylı yaşamla tanışabilirsiniz, bu yaşam da tıpkı evrendeki her şey gibi %100 atomlardan, Tanrı parçacıklarından veya daha doğrusu enerjiden oluşacaktır. Çünkü her şey birdir, her şey aynı, her zaman var olan kökene sahiptir. Hepimiz tek bir boyuttan geliyoruz, şu anda zihinlerimiz tarafından zar zor anlaşılan bir boyuttan.

5. boyut her yerde mevcuttur ve yine de çoğu kişi için ulaşılamaz.

Uzay ve zamanın dışında, yalnızca yüksek titreşim enerjisinden oluşan bir boyut. Ama neden bu kadar yüksek? Hepimizin süptil bir maddi enerji alanı var. Olumsuzluk bu enerjik yapıyı yavaşlatır veya kendi titreşim seviyemizi düşürür. Yoğunluğumuz artıyor. Sevgi, güvenlik, uyum ve diğer pozitiflikler bu bedenin kendi titreşiminin artmasına veya daha hızlı titreşmesine izin verir, hafifliğimiz artar. Kendimizi daha hafif hissederiz ve daha fazla netlik ve canlılık kazanırız.

Daha önce bahsedilen bu boyut o kadar yüksek titreşir ki (enerjik titreşim ne kadar yüksek olursa, enerjik parçacıklar o kadar hızlı hareket eder), uzay-zamanın üstesinden gelir veya daha doğru bir ifadeyle uzay-zamanın dışında var olur. Tıpkı düşüncelerimiz gibi. Bunlar aynı zamanda uzay-zaman yapısına da ihtiyaç duymazlar. Herhangi bir zamanda herhangi bir yeri hayal edebilirsiniz, zaman ve mekan düşüncelerinizi etkilemez. Bu nedenle ölümden sonra bile yalnızca saf bilinç, yani ruh varlığını sürdürür. Ruh bizim sezgilerimizdir, içimizdeki olumlu yönümüzdür, bize yaşam gücü veren yönümüzdür. Ancak çoğu insan için ruhtan büyük bir ayrılık vardır.

ruh ve ruhBu ayrılığın sorumlusu egoist zihindir. Çünkü sürekli olarak yargılayan ve sadece olumsuzluk, nefret, öfke ve benzeri şeyleri yayan ve cisimleştiren kişi, sınırlı ölçüde sadece ruh yönünden hareket eder ve yüksek titreşimli ve sevgi dolu ruhla hiçbir bağlantı kuramaz veya yalnızca zayıf bir bağlantı kurabilir. Ama egoist zihin de amacına hizmet eder, 3 boyutlu yaşamın dualitesini deneyimlememizi sağlayan koruyucu bir mekanizmadır. “İyi ve kötü” düşünce kalıbı bu zihin aracılığıyla ortaya çıkar.

Egonun çözülmesiyle iç huzur ortaya çıkar.

Ancak ego zihninizden kurtulursanız, hayatta tek bir şeye ihtiyacınız olduğunu, onun da sevgi olduğunu anlayacaksınız. Sonuçta beni hasta ve mutsuz edecekken neden nefreti, öfkeyi, kıskançlığı, kıskançlığı ve hoşgörüsüzlüğü bilinçli olarak hayatıma çekeyim ki? Memnun kalmayı ve hayatımı sevgi ve şükran içinde yaşamayı tercih ederim. Bu bana güç veriyor ve beni mutlu ediyor! Ve bu şekilde insanlardan gerçek veya dürüst saygı kazanırsınız. Samimi, iyi niyetli, övgüye değer tavırlı bir insan olmakla. Bu size yaşam enerjisi, daha fazla irade ve daha fazla özgüven verir. O zamana kadar hayatınızı huzur ve uyum içinde yaşamaya devam edin.

Leave a Comment